9 Ekim 2011 Pazar

VENEZİA (VENEDİK)GEZİM

     eveeet son gezi mekanım italya da venedik 17/07/2011 tarihinde floransa tren istasyonundan 12:30 da binmiş oldugum tren iki saatlik yolculukla venedige 14:33 te ulaştı iner inmez ilk işim oteli bulmak oldu şunu belirtmeden geçemicem oteli kolay buldum ama roma ve floransa ya göre venedik çok karmaşık ne şehir haritasıyla nede başka haritayla yol bulabiliyorsunuz ilk gün haritayla kaybolduğum şehirde ikinci ve üçüncü günler harita kullanmadan daha rahat yön buldum ben biraz yön kestirme biraz içgüdü biraz şansla işimi hallettim artık siz ne yaparsınız bilmem elektronik haritami kullanırsınız klasik haritami ipad mı orası size kalmış artık bu ön bilgiden sonra  yazıma geçebilirim otele herzaman ki gibi çantamı bırakıp girişimi yapıp kendimi haritamla birlikte şehrin kollarına bıraktım venedikte ki oteller daha pahalı sanırım çok turist almasından olsa gerek 175€ tuttu allahtan şehir vergisi yok :) 4€ da ona verirdik yoksa tabi yine iki kişilik bi fiyat bu harita elimde sokakları dolaşacam ama bildiğimiz anlamda sokak yok sokaklar kanal ne trafik ne araba varsa yoksa kanalda dolaşan gondollar ve çöp toplayan taka vari deniz taşıtları mavna diyebiliriz sanırım şehirde her şey bu mavnalarla hallediliyo çok acaip tuhaf bi şehir çöp konteynırları kanalların kenarlarında mavnalar yaklaşıp vinciyle konteynırı kaldırıp mavna nın içine boşaltıyo eve tadilatmı yapacaksınız molazları yada inşaat malzemeleri gene bu mavnalarla getiriliyor herşey bu mavnalarla şehre getiriliyor şehir suyun üzerinde ve ortasından büyük kanal geçiyor grande canale diye isimlendiriyolar ve bu kanalda actv diye şirket ulaşımı saglıyo bi nevi bizdeki şehir hatları vapurları gibi ama bizdeki gemiler gibi değil yine küçük motorlar çalışıyor bu kanalda tek kullanımlık 24 saatlik 48 saatlik elektronik kartlar var seyehat onlarla sağlanıyor bu kartları ya otomatik makinalardan yada benim bir iki yerde rastlayabildiğim gişelerden alabiliyorsunuz ben 24 saatlik almıştım 18€ verdim sınırsız kullanımı var 24 saat içinde ama kişi başı 18€ yanınızda biri varsa iki tane almanız gerek ama şuvarki burada türk uyanıklığı devreye giriyo motorlarda bi çımacı halatı bağlayan birde motoru kullanan var bilet varmı yokmu soran yok iskelelerin bi çoğunda kimse yok görevli olarak, büyük iskelelerde yada merkezi olanlarda var onlarda kontrol etmediler yani Türkiyede olsa herhalde kimse bilet falan almazdı zihniyet farkı var işte bi allahin kulunuda görmedim kaçak binen zira bi türk olarak dikkat ettim kaçak binen varmı diyede gerçekten yoktu
     neyse ilk günümde otelden çıktıktan sonra acıkan karnımı doyurmaya bi cafeye gittim dışarda oturdum soğanlı kaşarlı pizza söyledim ama kuşlarda ortak oldular 18€ pizza onunda yarısını yiyemedim zira kuş pisledi kuşlar yedi sanırım bana taktik uyguladılar akşama kadar sokaklarda gezindim bi kayboldum bi çıktım bi ara yolumu bulamıcam zannettim ensonunda hava kararmadan otelin bulunduğu alana gelebildim seyyar manavdan 6€ bikaç meyve alıp otelin yolunu tuttum seyyarlar zenci ıvır zıvır şeyler satıyolar ikinci gün sabah 09:00 gibi kalktım otele yakın cadde üzeri cafede cafe americano + poğaça tarzı şeylerle karnımı doyurup 6€ bayılıp otelden havlu ve güneş kremimi alıp LİDO adlı adanın yolunu tuttum motora atladım ve işte adadayım
   LİDO venediğin güney kısmında kalıyo ve uzuuuun bi plajı var 13€ verip şezlong ve şemsiye kiraladım ayrıca fişinizi atmayın çıkışta duş ta alabilirsiniz kurban oliiim bizim akdenize yok sevmedim denizinide plajınıda ha unuttum kumsal ücretsiz plaja para vermiyosunuz saat 13:00 kadar dayanabildim zaten hava kapattıgı için çıktım yine motora atlayıp büyük kanalı boydan boya geçerek otele geldim bi duş alıp aç olan karnımı doyurmaya çıktım fix menü uygulayan bi resturanta oturdum ha unutmadan parantez arası veriim saat 14:00 - 16:00 arası resturanlar kapalı bi kaç yer beni çevirdi kapalıyız diye açık bi yer bulup oturdum 18€ verip balık yedim akşama kadar gezip akşam yine 6€ luk bi meyve alıp odama çekildim yarın son günüm dü sabah 08:00 gibi kalktım duş alıp kahvaltı için çıktım yine 8€ luk bi kahvaltıdan sonra otele dönüp çantamı toplayıp oda anahtarını görevliye verip çantayı resepsiyonda bırakıp şehre yöneldim yine gidemediğim gezemediğim cadde ve sokakları gezdim saat iki gibi yine bi resturanta oturdum balık söyledim ama önden makarna geldi yine hemde midyeli ömrümde ilk kez midye yedim hemde bizdeki gibi değil bildiğin midye içinde pilav değil midye vardı 22€ tuttu ordan kalkıp arkdaşın sipariş ettiği diş macunu aldım ve bir gün önce gezerken çok hoşuma giden divit yazı hokkasını çok çetin pazarlık etmeme rağmen satıcı kadın 40€ dan ancak 38€ ya düştü çin malı olmayan güzel kuştüylü yazı kalemi made in italy otele dönüp çantamı alıp otobüs durağına dogru yol aldım saat 5 e kadar oyalanıp 17:00 gibi oyobüse atlayıp havaalanı yolunu tuttum saat 18:35 te ki uçagıma yetişmek için  işte italya maceram bundan ibaret , şayet sorularınız olursa










































































































































































































mahicebeci@ twitter.com